Geçen haftaki giriş yazısından sonra “Şangay – Hong Kong” karşılaştırmasına başlamanın ve bu iki şehri biraz daha detaylı analiz etmenin zamanı geldi. Bir kere daha belirtmek isterim ki bu karşılaştırmalarda bilimsel araştırmalardan, profesyonel makalelerden, istatistiklerden vs. çok fazla yararlanmadan, son 15 senede bu iki şehirde geçirdiğim zamanı göze alarak, çoğunlukla objektif, ara sıra da subjektif şekilde kendi düşüncelerimi belirteceğim 🙂 Katılan veya katılmayanlar da umarım yorumlarda fikirlerini belirtir.
Öncelikli karşılaştırma konusu olarak bu iki şehrin iklimine bakalım istiyorum. Bu bağlamda “Şangay – Hong Kong” ikilisinin havasını kabaca “İstanbul – Antalya” ikilisine benzetebiliriz (“nem” hariç!) diye düşünüyorum. Şangay dört mevsimi de yaşayan bir şehir. Çok fazla kar görme imkânı olmasa da kışları epeyce soğuk (Hatta bu soğuk geçen kışlar ve evlerdeki izolasyon problemleri nedeniyle Şangay’da ilk yaşadığımız evden taşınmak zorunda kalmıştık.), yazları epeyce sıcak olabiliyor. Serin/ılık geçen bahar aylarını da düşününce her mevsimi size yaşatıyor diyebiliriz.
Öte yandan, kışı nerdeyse olmayan (sıcaklık senede belki birkaç hafta 10 derece civarına düşüyor) Hong Kong’ta havalar genelde serin, sıcak veya çok sıcak oluyor. Sıcak havaları seven biriyim genelde ama bu sıcaklara çoğunlukla %90-95’lerde nem oranı eklendiğinde bünyelerde sıkıntı olabiliyor 🙂 Yukarıda örneğini verdiğim Antalya’nın sıcaklarından bir farkı da, yazın Antalya’da her gün gördüğünüz mavi gökyüzü, güneş ve kuru sıcak Hong Kong’da yerini sıcak, nemli ve çoğunlukla da yağışlı bir havaya bırakabiliyor. Tabii bir de Güney Doğu Asya’nın olmazsa olmazı olan tayfunlar bazen Hong Kong’a da kısaca uğrayabiliyor 🙂
İklim dışında bir de hava kalitesinden bahsetmek lazım. Bundan 10-15 sene önce Şangay’ın havası özellikle kış aylarında ciddi derecede kirliydi. Hatta bir ara hava kirliliği öyle bir duruma gelmişti ki, hayatımızda ilk kez dışarda maske takmak zorunda kalmıştık. PM2.5 değerlerinin 300-400 civarında (idealde 75’in altında olması gerekir) olduğu günler hatırlıyorum! Şangay yönetimi bu konuya merkezi hükümetin de desteğiyle ciddi bir şekilde eğilmeye başladı ve son 7-8 senede hava kirliliğini ciddi seviyede düşürmeyi başardılar. İlk paragrafta istatistiklerden bahsetmeyeceğim demiştim ama bu konuda gerçekten merak ettim ve araştırdım 🙂 2014 senesinde temiz Şangay’ın havasının temiz olduğu (PM2.5 < 75) gün sayısı 56 iken geçtiğimiz sene bu sayı 149’a yükselmiş.
Hong Kong ile ilgili bir istatistiğe bakmadım ama son 7 seneye dayanarak hava kalitesinde çok büyük bir sıkıntı olmadığını söyleyebilirim. Şehrin çoğunluğunun dağ, tepe, yeşillikten oluştuğunu düşününce bir de etrafı denizle çevrili olunca burada yaşayanların endişe duyduğu bir konu olmuyor hava kalitesi. Ara sıra Çin anakarasının güneyini etkileyen bir kirli hava oluşumu varsa Hong Kong da bundan nasibini alıyor ama hiçbir zaman seneler önce Şangay’da yaşadığımız tarz bir sıkıntı yaşamadık.
Şangay ve Hong Kong’un iklimlerini ve hava kalitesini elimden geldiğince karşılaştırmaya çalıştığım yazının böylece sonuna gelmiş bulunmaktayız. Bakalım bir sonraki yazıda hangi konuda bir karşılaştırma olacak, ben de sizler kadar merak ediyorum 🙂 Sizlerin de merak ettiğiniz bir konu varsa yorumlarda belirtirseniz elimden geldiğince bilgi vermeye çalışırım.
hafizam beni yaniltmiyorsa sangay daki ev ici sicakligi 26 dereceye ayarliydi – asiri yuksek olmasina deginmiyorum 🙂 – hong kong ta kaca ayarli acaba?
Şangay’da yerden ısıtma vardı şansımıza, kışlarımız da yaz gibi geçiyordu 🙂 Hong Kong’ta ise evlerde sadece klima var, ki onların da çoğunun ısıtması yok, seyrek sayıda soğuk gün olsa da üşütüyor o yüzden 🙂